ELMO Admin
Sanal Hayvan : Sanal Takım : Ruh Hali : Mesaj Sayısı : 870 Doğum tarihi : 25/10/95 Kayıt tarihi : 18/05/09 Yaş : 28 Nerden : İstanbul/Ümraniye İş/Hobiler : Oyun Oynamak,Site Kurmak Lakap : Leon
Karakter Puanları Paylaşım Puanı: (500/500) Karakter Puanı: (500/500) Üye Puanı: (500/500)
| Konu: Çiçek Türleri 11 Perş. Haz. 04, 2009 12:21 pm | |
| KAYA TERASI (Diğer adı: Gümüş sepeti) Turpgiller familyasındandır. Anayurdu Arabistan, İran ve Akdeniz Havzası’dır. Bu da bitkinin bilimsel adındaki Arabis sözcüğünün kökenini açıklamaktadır. kaya teresi, yerden 1025 cm. kadar yükselebilen ama bulunduğu yerde sürünerek 60 cm. kadar uzayabilen çok yıllık dayanıklı otsu bitkidir. Kenarları dişli uzunca yaprakları yeşil veya bazen gümüşi gri renklerdedir. Dört taçyapraklı 1,5 cm. genişlikteki yalınkat ya da katmerli küçük çiçekleri beyaz, açık pembe veya koyu pembe renkli olup ilkbahar sonu ile yaz başları arasında bitkinin üzerinde gösterişli kocaman bir salkım oluşturarak açar. kaya teresi bitkisi bahçe duvarlarına tutunarak yetiştiği gibi kayalık bahçelerde de
çok iyi gelişir. Kaya tereleri lale, hercaimenekşe ve sümbüllerin altına ekildiğinde, bu bitkilerin zemininde çok hoş bir halı görüntüsü oluşturur.
İSTEKLERİ VE ÜRETİMİ
kaya teresi bitkisi güneşe açık ortamlardaki kumlu ve pek süzek (suyu çok çok iyi akıntılı) bahçe toprağını sever. Kışlar çok sert geçmiyorsa, o yörede hafif bir malçlama işlemiyle, mevsimi donmadan geçirebilir. Bitki ilkbaharda ya da yaz başlarında ekilen tohumlarıyla üretildiği gibi, kökünden bölünerek çok daha kolayca çoğaltılabilir. Bu durumda dikim aralığı 2025′er cm. olmalıdır. Çoğaltılması istenmese bile, kaya teresi bitkilerinin 34 yılda bir kökünden bölünmeleri gerekir. Çiçek açması biten kaya teresi bitkilerinin üstten makasla kırkılıp kısaltılması (yani uç alınması) da yararlı olur.
KASIMPATI’LAR (Diğer adı: Krizantem) Bileşikgiller familyasındandır. Anayurdu Uzakdoğu olan ve bilimsel adındaki Chrysanthemum sözcüğü ‘altın çiçek’ anlamına gelen, Kuzey Yarıküre’de yetişen Kasımpatı’ların 200 kadar doğal türü vardır. Bir ya da çok yıllık otsu ya da çalı formundaki kasımpatıların 300 dolayında kültür türü de elde edilmiştir. Genelde kasımpatılar 40120 cm. kadar boylanabilen dayanıklı bitkilerdir. Gövdeleri dipten başlayarak çok dallı, sürgünleri dikine uzayan yapıdadır. Yaprakları yeşilin çeşitli tonlarında çok parçalı, oval ya da şeridimsi biçimli, kenarları çoğu kez kaba dişli olurlar. Doğal kasımpatılar sonbahar mevsiminde çiçek açarken kültür türleriyle hemen her mevsimde, sera
ya da benzeri mekânlarda çiçek açan kasımpatılar elde edilmiştir. Kasımpatıların genellikle salkım halinde ve yalınkat ya da katmerli açan bileşik çiçekleri, siyah ile mavinin dışında hemen her renkte ve kimi türleri de iki renkli olur. Çiçek bahçelerinde gruplar halinde yetiştirildiğinde tarhlar, bordur ve yaya yolları boyunca güzel duran kasımpatılar makbul kesme çiçeklerden de sayılır.
İSTEKLERİ VE ÜRETİMİ
Kasımpatılar genel olarak bol güneşli ve havadar ortamları; her türden gübre ile organik madde yönünden zenginleştirilmiş bitek ve süzek (suyu çok iyi akıntılı) toprağı sever, bolca sulanmayı ve özenli bakımı gerektirir. Üretimleri, kökten bölme ya da yeşil çelikleriyle yapılır. Kökten bölme işlemi ilkbahar ve sonbaharda; yeşil çelikle çoğaltılmaları ilkbahar ve yaz mevsimlerinde yapılmaktadır. Böylece, üretimleri de profesyonel çabayı gerektiren kasımpatıların bahçelerde dikim aralıkları 45-60′ar cm’dir.
KARDELEN (Diğer adları: Karçiçeği, Kışçanı) Nergisgiller familyasındandır. Anayurdu Avrupa anakarasının doğusu ile özellikle Kafkasya olan Galanthus cinsi bitkilerin 12 doğal ve pek çok kültür türü bulunmaktadır. Bunlardan gerçek bahçeseverlerin süs bitkisi olarak yetiştirmek üzere en çok ilgilendikleri doğal tür olan G.nivalis türünü kitabımıza alıyor ve kısaca Kardelen diye adlandırıyoruz. 823 cm. kadar boylanabilen kardelen, dayanaklı ve soğanlı otsu bitkidir. Kökünden süren şerit biçimli yeşil yaprakları; bu yaprakların ortasından uzayan sapların tepesinde sonbaharın sonlarından ilkbaharın başlarına kadar aşağı doğru sarkarak açan çan biçimli beyaz renkli çiçekleri vardır. Bu çiçekler, kimi zaman
bitkinin çevresinde kar bulunurken bile açık kalırlar. Pek fazla gösterişli bir bitki olmayan ama karşı konulmaz bir hevesle bahçelerimizde yetiştirilmesi sürdürülen kardelen, çiçek bahçelerinde bazen bordürlerde ama çoğu kez ağaç altlarında ve bahçenin en olmadık köşelerine bile ekilip buralarda çok iyi gelişmektedir.
İSTEKLERİ VE ÜRETİMİ
Kardelen bitkisi yarıgölge ve serin ortamları; ağaç altlarındaki nemli ve organik madde yönünden zengin bitek bahçe toprağını sever. Bitki, soğanlarının ekimiyle üretilir. Soğanları toprakta 1015 cm. derinliğe ve 10′ar cm. aralıklarla ekilir. Kardelen bitkisinin çiçeklenme dönemi bittikten sonra, ilkbaharda toprağın altında çoğalmış soğanları sökülerek ve değişik yerlere ekilerek bitki çoğaltılabilir. İstenirse bitki topraktan sökülüp başka yerlere şaşırtılır ve bu durumda kardelen bitkisi yeni yerine kolayca uyum sağlayıp gelişmesini sürdürür. Ayrıca, kardelen çiçekleri bol sayıda tohum verir. Bu tohumlar, çiçeklerden alınır alınmaz bekletilmeden dere kumu, torf ya da yaprak çürüntüsü (kompozit) içeren harca ekilir ve kolayca çimlendirilebilir. Ama bu yöntemle çoğaltılan bitkinin, soğanla üretimin tersine çok geç, 34 yıl sonra çiçek açacağı akıldan çıkarılmamalıdır. Kardelen bitkisi üretilirken çevresindeki otlar temizlenmez. Çünkü bunlar bitkiye nem ve gölge sağlar. Ama yaz mevsiminde kardelen bitkisinin yaprakları sararıp solunca yabani otlar temizlenir. Kardelen, üretimi çok kolay ve bakımı en zahmetsiz bitkilerdendir.
KARANFİLLER (Diğer adı: Bahçe karanfili) Karanfilgiller familyasının örnek bitkileridir. 300′ü aşkın doğal ve kültür türü bulunan karanfillerin anayurdunun Akdeniz Havzası olduğu düşünülmekte, bu bölgede yabani örneklerine de rastlanmaktadır. Genelde karanfiller 4060 cm. kadar boylanabilen dayanıklı ya da yarı dayanıklı, bir iki veya çok yıllık otsu bitkilerdir. Ota benzeyen yeşil ya da gri yeşil renkli, şeridimsi ince uzun ve kenarları dişsiz yaprakları vardır. Yaz aylarında 16 tanesi başaklar oluşturup yalınkat ya da katmerli açan gösterişli çiçeklerinin temel rengi kırmızıdır. Ancak beyaz, sarı, turuncu, pembe, bordo vb. renklerde ya da iki renkli çiçek açan karanfil türleri de vardır. Tüm karanfiller bahçelerdeki tarh ve bordürlerde
çarpıcı etkiler yaratır, kayalık bahçelere de çok yakışırlar. Ayrıca evlerde pencere önü ve balkonlara konulan plastik kutu saksılarda da iyi gelişirler. Karanfiller, kesme çiçek olarak sevilen makbul bitkilerdendir.
İSTEKLERİ VE ÜRETİMİ
Karanfiller bol güneşli ortamları; organik madde yönünden zengin bitek, süzek (suyu iyi akıntılı) ve alkalin toprakları sever. Yetiştirileceği yerde toprağın asiditesi yüksekse toprak, sönmüş kireç atılarak ıslah edilmelidir. Makul düzeyde suyu seven karanfil bitkisinin üretimi, sonbahardan ilkbahar başlarına kadar ekilen tohumlarıyla gerçekleştirilir. Ama daha pratik ve hızlı biçimde üretimi, yeşil gövde çelikleriyle ya da bitkinin kökten bölünmesiyle ilkbahar mevsiminde yapılır.
KAN DAMLALARI (Diğer adları: Kanavcı otu, Keklik gözü) Düğün çiçeğigiller familyasındandır. Anayurdu bilinmeyen Adonis cinsi kan damlalarının, Asya ve Avrupa anakaraları ile Türkiye’de yetişen bir ya da çokyıllık yarı dayanıklı otsu bitkiler olan iki önemli türü bulunmaktadır. Bunlardan ilki, Yaz kandamlası (A.aestivalis) türü, 40 cm. kadar boylanan sürgünlerinin tepesinde gencide kırmızı, bazen sarı renkli, düğünçiçeklerine ya da Manisalalesine benzeyen çiçekler açar. ikinci tür olan Güz kandamlası (A.nutumnalis) ise, 20 cm. kadar boylanabilir. Çiçeklerinin ortası kara renkli olur. Bu iki türdeki bitkilerin yeşil renkli ince iplik gibi yapılı kısa yaprakları, kırmızı ve kimi zaman
sarı renkte açan gösterişli çiçekleri ile çok sert kabuklu (nukus halinde) meyveleri vardır. Meyveleri ile bitkinin diğer kısımları acı ve zehirlidir. Ancak, bu bitkiler bazı ilaçların yapımında kullanılır. Her iki türdeki kandamlası bahçelerdeki bordürlerde yetiştirildiğinde çarpıcı etki yaratır. Uzun ömürlü makul bir kesme çiçek olarak kullanılır, ayrıca el buketlerine de konulur.
İSTEKLERİ VE ÜRETİMİ
Her iki türdeki kan damlaları güneşli, yarıgölge ve aydınlık ortamları sever; ama aşırı sıcaklara kesinlikle dayanamaz. En iyi şekilde, organik madde yönünden zengin bitek topraklarda; serin kıyı ya da dağlık yörelerde yetişen kan damlaları, tohumlarıyla üretilir, şaşırtılmaya gelmez. Bu nedenle tohumları doğrudan doğruya bitkinin yetiştirileceği toprağa ya sonbaharda ilk donlardan önce ya da ilkbaharın başında toprak işlenmeye hazır duruma gelince 2530′ar cm. aralıklarla ekilir. iki hafta içinde çimlenen iki tür bitki, yaz ve güz kandamlası diye adlandırıldıkları halde, ikisi de çiçeklerini temmuz ağustos ayları içinde açar.
KANA ÇİÇEGİ (ya da KANNA) (Diğer adı: Tespihçiçeği) Kanagiller familyasının örnek bitkileridir. Anayurdu Tropikal Amerika olan ve 50 kadar türü bulunan bu yarı dayanıklı, yumrulu otsu bitkinin bilimsel adındaki Canna sözcüğü, Eski Yunanca’da kamış anlamına gelir. Kara renkli sert tohumları tespih tanelerine benzediğinden dilimizde Tespihçiçeği adı da verilen bitkinin kamışı andıran kalın ve güçlü sürgünleri 1,5 - 2 m’ye kadar boylanabilir. Koyu yeşil renkli, şeridimsi biçimli yaprakları iri ve geniş olur. Yaprakları erguvani kırmızı renkte ya da alacalı olan kanaçiçegi bitkilerine de rastlanır. Yazın açmaya başlayan ve havaların iyi gittiği yıllarda çiçek açışını kasım ayına kadar sürdüren bitkinin iri ve gösterişli çiçekleri
kırmızı, pembe, sarı ya da portakal rengidir. Bazen noktacıklar halinde renkli olan çiçekleri, sürgünlerin tepesinde tek tek ya da ikili olarak dizilir. Kanaçiçegi bitkisi bahçelerdeki tarhlarda grup halinde veya bordürlerde diğer çiçeklerle karışık olarak yetiştirildiğinde çok güzel görünür.
İSTEKLERİ VE ÜRETİMİ
Kanaçiçegi bitkisi bol güneşli ya da yarıgölge ortamları; organik madde yönünden zengin bitek bahçe toprağını sever. Sık gübrelenmeyi, özellikle çiçekliyken sıcak ve kurak havalarda bol bol sulanmayı ister. Soğuk havalara karşı pek duyarlıdır, ilk don olayıyla birlikte bitkinin tüm sürgün ve yaprakları donar. Kanaçiçegi bitkisi tohumlanyla ya da kök yumrularıyla üretilir. Bitkinin tohumuyla üretimi ayrıntılı çabalar gerektiren bir iş olduğu için onu profesyonellere bırakmak doğru olur. Kök yumrularıyla üretiminde, önce bu yumrular parçalanıp temizlenir. Mart ayında kök yumruları bahçede bitek toprakta hazırlanmış yerlerine 60′ar cm. aralıklarla ekilip bolca sulanır. Son olarak şunu da eklememiz gerekir: Kışı ılık geçiren yörelerde kök yumruları toprakta bırakılabilir. Ertesi yıl bu yumrulardan süren bitkiler daha da güçlü olur ve daha da bol çiçek açar.
Devamı Var 11.SAYFA | |
|
Zehra Banlı Üye
Mesaj Sayısı : 103 Kayıt tarihi : 06/06/09
Karakter Puanları Paylaşım Puanı: (1/1) Karakter Puanı: (1/1) Üye Puanı: (1/1)
| Konu: Geri: Çiçek Türleri 11 C.tesi Haz. 06, 2009 6:53 pm | |
| | |
|
ELMO Admin
Sanal Hayvan : Sanal Takım : Ruh Hali : Mesaj Sayısı : 870 Doğum tarihi : 25/10/95 Kayıt tarihi : 18/05/09 Yaş : 28 Nerden : İstanbul/Ümraniye İş/Hobiler : Oyun Oynamak,Site Kurmak Lakap : Leon
Karakter Puanları Paylaşım Puanı: (500/500) Karakter Puanı: (500/500) Üye Puanı: (500/500)
| Konu: Geri: Çiçek Türleri 11 C.tesi Haz. 06, 2009 8:46 pm | |
| Görevimiz | |
|
Misafir Misafir
| Konu: Geri: Çiçek Türleri 11 Paz Haz. 07, 2009 6:24 pm | |
| |
|